27 Ağustos 2009 Perşembe

"Her stada bir mezarlık" kampanyası büyük ilgi görüyor

Medya Manipülasyon Merkezi tarafından sosyal sorumluluk projesi olarak hayata geçirilen "Her stada bir mezarlık" kampanyası 2009- 2010 futbol sezonunun başlamasıyla hız kazandı.

Lig başlayalı henüz bir ay bile olmamışken Türkiye'nin dört bir yanından gelen taşlı, sopalı, bıçaklı, otobüs taşlamalı karşılaşma haberleri futbolun oynandığı her bölgede futbol şehitleri için ayrı bir mezarlık bulundurulması zorunluluğunu tekrar gözler önüne serdi.
Geçtiğimiz yıllarda stadyumlarda yaralanan taraftarların da büyük destek verdiği kampanya eğer amacına ulaşırsa Türkiye'deki büyük bir eksiklik giderilmiş olacak.

Takımınıza ait stadyumun mezarlığına gömülme hakkını kazanmak için siz de bize katılın ve federasyona ait olenolurkalansaglarbizimdir@federasyon.ru adresine e-posta gönderin.

Mezarlıkların yapımına para bağışlamak için hesap numaramız: DeadBank 128745, SMS ile bağış için "Beni öldürüldüğüm yere gömün- isim- soyisim" yazarak 2222'ye gönderebilirsiniz.

Haydi Türkiye!

21 Temmuz 2009 Salı

R. MADRID’İN HANGİ YILDIZI HANGİ TÜRK TAKIMINA TRANSFER OLUYOR?

Bu yıl transfer piyasasını alt üst ederek dünyanın en önemli yıldızlarını kadrosuna katan Real Madrid, genişleyen kadrosunda düşünmediği bazı yıldızları satış listesine koydu.



Aralarında Arjen Roben, Klas-Jun Huntelaar ve Rafeal van der Vaart gibi yıldızların da bulunduğu Real Madrid’in satılık oyuncuları, dünyanın önemli kulüplerinin transfer listelerine girmiş durumda. Ülkemizin büyük kulüpleri ile de adları anılan oyuncuların hangi takımlara transfer olacakları bilinmez ama ortaya çıkan bir belge olay yaratacak gibi.

ŞOK BELGE

Medya Manipülasyon Merkezi’nin güvenilir istihbarat kaynağı (gerektiğinde adını açıklarız, akıllı olun) aracılığıyla ele geçirdiği bu şok belge, Real Madrid’in satılık yıldızları ve Türkiye’nin 2 güzide kulübü Fenerbahçe ve Galatasaray (alfabetik sıra) arasındaki ilişkiyi gözler önüne seriyor.

Bu belgeye göre hangi yıldızın, haftanın hangi günü, hangi takımla transfer dedikodusunun çıkacağı çok önceden belirlenmiş durumda.

Belgenin aslını elinden çıkarmak istemeyen istihbarat kaynağımızın gönderdiği noter tasdikli fotokopide yer alan bilgiler doğrultusunda satılık yıldızlar ile ilgili transfer haberleri medyada şu şekilde yer alacak:

Pazartesi ve Perşembe günleri

Fenerbahçe – Arjen Roben
Galatasaray – Gabriel Heinze


Salı ve Cuma günleri

Fenerbahçe – bay-geç
Galatasaray - Huntelaar


Çarşamba

Tatil


Cumartesi

Fenerbahçe – Rafael van der Vaart
Galatasaray – Micheal Salgado


Pazar

Fenerbahçe – Huntelaar, Gabriel Heinze, Raul, Cristiano Ronaldo
Galatasaray –Arjen Roben

Not: Belge ile ilgili diğer detayları açıklamayı etik açıdan doğru bulmuyoruz.
Not 2: MMM özel haberi ama kaynak falan göstermeden de kullanabilirsiniz.

18 Temmuz 2009 Cumartesi

Fatih Terim: "Her şeyi Hikmet Karaman'a borçluyum"

Şüphe gerçek mi oldu?

Yıllanmış teknik adam (orta yaşlı kurt) Fatih Terim eskiden beri bazı maçlara kendisinin yerine Hikmet Karaman'ı gönderdiğini MMM'ye itiraf etti.

Floransa'da bir dönerci çıkışında MMM'nin İtalya muhabiri Futhullah Döktaş'a yakalanan Fatih Terim sıcağın ve yediği tereyağlı iskenderin etkisiyle yıllardır sakladığı sırrını Futhullah'a açıkladı.

"Karaman'la aramızdaki benzerliğin farkına vardığımda Galatasaray UEFA kupası gruplarında cebelleşiyordu. Haftada üç maça çıkmaktan imanım gevremişti. Karaman'a kendi giydiğim takım elbiselerden birkaçını verip benim yerime (bedenimiz bile aynı nasını satayım bu nası iş) maçlarda takımı yönetmesini rica ettim. O da iyi iş çıkardı sağolsun Milli Takım'a kadar sayesinde yükseldim. Hatta Milli Takım'a imza atacağım zaman da benim yerime imzayı o attı. O gün kızımı okuldan almam gerekiyordu hanıma söz vermiştim" diyen Fatih Terim'in aslında Terim taklidi yapan Ata Demirer olduğunu muhabirimiz son anda farkedip "Sen kimi kekliyonn len?" demeseydi bir yalan haber daha yapıyorduk. Neyseki muhabirimiz uyanık çıktı değerli okurlar.

Yine Futhullah'ın verdiği bilgiye göre Ata Demirer, Futhullah'ın erojen bölgesine cuccuk hareketi yaptıktan sonra kaçarak uzaklaştı.

* Berlusconi fotoğrafını erojen bölge ve İtalya kelimelerini bir arada temsil ettiği için koyduk. Zaten Berlusconi yabancı da değil aileden birisi.

12 Temmuz 2009 Pazar

Flaş! Flaşş! Federasyon yan yana oynayamayacak futbolcuları açıkladı!

Federasyon, Türk futbol yorumcularının yıllardır uğruna birbirlerini kırdıkları "x ile y aynı takımda oynar mı?" polemiğine son noktayı koydu.Federasyondan yapılan açıklamada "iki kaleci yan yana oynatılmadığı sürece" bu tarz tartışmaların yersiz bulunduğu kamuoyuna saygı ile duyuruldu.

Son derece diplomatik bir dille yapılan açıklamada: "Rüştü- Volkan yan yana oynar mı diye tartışma çıkması ihtimaline karşı bir açıklama yapmak zorunda kaldık. Beyler lütfen eşeğin kulağına su kaçırmayalım." şeklinde konuşan federasyon sözcüsü bildirinin sonunda önümüzdeki sene 2. ligte hangi takımın şampiyon olacağını açıkladı.

2009- 2010 Süper Lig şampiyonunu belirleme çalışmaları ise haber yayına hazırlandığı sırada devam ediyordu.

Tartışmalara neden olmuş çeşitli birliktelikler:

Hagi ve Jardel aynı takımda oynar mı?
Şifo Mehmet Sergen yan yana oynar mı?
Tümer Sergen yan yana oynar mı?
Delgado ile Ricardinho aynı takımda oynar mı?
Ahmet Dursun ile Pascal Nouma birlikte oldular mı?
Emre ile Alex yan yana oynar mı?
Alex ve Emre aynı takımda oynar mı?
Alanzinho ve Yattara beraber oynar mı?
Kaka ile Ronaldo yan yana oynar mı?
Tsubasa ile Misaki yan yana oynar mı?




11 Temmuz 2009 Cumartesi

Fatih Tekke, Lazio ya mı ?!



Transfer işlerini gizli kapaklı sürdüren Trabzonspor, "İtalyan Hamsileri" Lazio ile ortak hareket etme kararı aldı.

Fatih Tekke'yi 2 sene önce fahiş fiyata Zenit e okutan Trabzonspor, bu sezon Tekke'yi bedavaya getirmek istiyor. Ancak enayi yerine konulmak istemeyen Zenit yönetimi "öyle 10'a satıp 3'e geri almak yok" diyerek buna pek yanaşmıyor.

Yaşanan tıkanıklığı gidermek için akıl almaz bir yönteme başvuran Karadeniz Kaplanları, Tekke'yi İtalyan Hamsileri üzerinden hülle yolu ile almanın planlarını yapıyor.

Trabzon'a geri dönmek için gün sayan Tekke'yi ise adeta şafak sıkıştırdığı öğrenildi.
Full + Full sözleşmeye imza atacak olan Tekke'nin başkan Şener'in isteği doğrultusunda saçı başı kestirdiği, enseleri düzelttirdiği de bildirildi.

6 Temmuz 2009 Pazartesi

Volkan Bilmecesinin Perde Arkası



Fenerbahçe’de, günlerdir süren pazarlıklara rağmen henüz kesin bir sonuca ulaşılamayan kaleci sorunu devam ediyor. Bu sezon sözleşmesi sona eren Fenerbahçe’nin başarılı file bekçisi Volkan, hala sözleşme yenilemiş değil. Türlü spekülasyonların gırla olduğu mevzunun iç yüzünü Medya Manipülasyon Merkezi ortaya çıkarıyor.

Problem

Sözleşmesi biten Fenerbahçeli oyuncuların artık bir gelenek haline gelmiş tavırları Volkan olayında da görünüyor.

Sene geçen sene… Tuncay’ın sözleşmesi bitmiş. Aziz başkan, Tuncay’ı elinde tutmak istiyor ama Tuncay tutturmuş ben Devid’in aldığı maaşın 2 katının yarısının 1 kuruş fazlasını isterim diye. Ufak bir sorun gibi görünen bu durum aslında matematik için ufak fakat Fenerbahçe için büyük bir sorun. Çünkü yapılan ufak bir hesaplamayla Tuncay’ın Devid’in maaşından daha fazlasını istediği ortaya çıkıyor. Ancak Zico döneminde transfer edilen ve ilk günlerde büyük bir hayal kırıklığı yaratmasına rağmen torpilli olduğu için ilk 11’in değişmez ismi olduğu söylenen Devid’in sözleşmesinde bulunan “takımda kimse benden yüksek maaş alamaz” maddesi, işleri içinden çıkılmaz bir hale sokuyor. Durumu ilköğretimde öğretildiği şekilde bir problem haline dönüştürdüğümüzde şu sonuç ortaya çıkıyor:

Devid, Fenerbahçe’nin en çok kazanan futbolcusudur. Tuncay ondan 1 kuruş fazla kazanmak istemektedir. Ancak Devid’in Fenerbahçe’nin en çok kazanan futbolcusu olması gerekmektedir. Peki bu durumda Aziz başkan ne yapmalı?

Kısır Döngü

Kendisine iletilen bu problemi çözemeyen Einstein’ın, “Ya bırakın gitsin, bu kadar kafa patlatmaya gerek yok. Gidin mutfaktan birer bira kapın gelin” cevabı üzerine Fenerbahçe yönetimi, Tuncay ile sözleşme yenileme görüşmeleri durdurmuştu ve Tuncay adaya gitmişti.

Tuncay Vakası

Fenerbahçe, kalecisi Volkan ile de benzer sorunu yaşıyor. Aziz başkanın telefonla ulaştığı Volkan; “Asıl doğuştan Fenerbahçeli olan benim. Neden Mehmet Topuz’un aldığı paranın yarısını alayım? Onun maaşının iki, hatta dört, hatta hatta Beşiktaş formalı görüntüleri düşünüldüğünde sekiz katını istiyorum” diye çıkıştı. M. Topuz’a verilen paranın sekiz katını hesaplayan Aziz başkan durumun vahametini görünce sözleşme yenileme işini askıya aldı.

Volkan’ın, Lincoln’ün gönderilmesi durumunda Galatasaray ile sözleşme imzalayacağı sanılıyordu. Fakat Leo Franco’yu kadrosuna katan Cimbom, Volkan’a “yav kusura bakma seni de beklettik ama kısmet işte; bi dahaki sefere inşallah” cevabını verdi. Bunun üzerine Mehmet Topuz’un taktiğini denemek için en yakın Kartal Yuvası mağazasına giden Volkan, fotoğraf çektireceği bir Beşiktaş forması aradı ancak bedenine uygun forma bulamayınca oradan da eli boş döndü.

Milli kalecinin komşuya gitmesi bekleniyor.

Einstein kimdir?

Alman. Dünyanın en zeki adamı. E=MC². İzafiyet teorisi.

3 Temmuz 2009 Cuma

Beşiktaş'ta Nihat Gerginliği

Beşiktaş'ın İspanyol ekibi Villareal'den transfer ettiği eski ve yeni futbolcusu Nihat Türkiye'ye geldi. Kısa bir süre sonra imza atması beklenen Nihat havaalanından direkt Beşiktaş tesislerine giderken, tesislerdeki çeşitli sözleriyle gerginlik yarattı.

Henüz tesislerden içeri girer girmez takımı antrenman yaparken gören Nihat'ın, "Bu da antrenman mı ya, Avrupalı çözmüş olayı, bizim daha 40 fırın, nasıl diyorsunuz, sembrar, ekimeko, no. no lo era.. hah ekmek, ekmek yememiz lâzım..." diye yorum yapması gerginliğin başlangıcı oldu.

Tesislerde çeşitli incelemelerde bulunan Nihat'ın sürekli "İspanya'da futbol başka yani comestai muy extraño.", "Kulüp yönetmek profesyonel bir iştir, bu havlunun burda durmaması lâzım.", "Bana İspanya'da a la Turco derler, yani Müthiş Türk, buraya geliyorum "la Nihat" diyorlar, bu bir saygısızlıktır." gibi cümlelerle havaya civaya girmesiyle Beşiktaş'ın kademeli futbolcusu İbrahim Üzülmez "Ben bu takımın kaptanı sayılırım artislik yapma, kulüpte terlikle dolaşma, madem İspanya'da seni seviyorlar, iyi ama bizim için Beşiktaş taraftarının gönlünü fethetmek daha önemli" diyerek Nihat'a sataştı.

Tartışma büyürken araya İbrahim Toraman'ın da girmesiyle taraflar arasında arbede yaşandı. Olaya karışan emektar topçu Yusuf'un "İspanya sonuncusu takımda 2 sene yedek bekledin diye beyaz Türk mü oldun lan!" demesi üzerine ispanyolca küfreden Nihat o hırsla antrenman sahasına çıkarak boş kaleye 20 gol attı. Olay yerine gelen başkan Demirören taraflara yüce divanın ceza vereceğini ve Nihat için ayrı bir tesis yaptırılacağını belirtti.

Nihat'ın bugün ya da yarın, belki de hafta sonu ya cumartesi ya da pazar resmi sözleşmeye imza atması bekleniyor.

25 Haziran 2009 Perşembe

Gökhan Zan’dan sonra İ. Üzülmez de Galatasaray’da



Transfer sezonuna bomba gibi giren Galatasaray dünyayı sarsacak bir transfere daha imza attı. Beşiktaş’ın ve Türk Milli Takımının vazgeçilmez oyuncularından olan İbrahim Üzülmez, Galatasaray ile 4.5 yılı opsiyonlu 5 yıllık sözleşme imzaladı.

Galatasaray’dan yapılan açıklamaya göre Beşiktaş’ın Gökhan Zan’dan sonra İbrahim Üzülmez konusunda da Galatasaray’a kolaylık yaptığı ve ünlü futbolcu için herhangi bir ücret talep etmediği bildirildi.

Başarılı sol bekin kariyerinde yeni bir başlangıç yapmak istediği biliniyordu. Bu doğrultuda Galatasaray’dan gelen teklifi aynı gün kabul eden ve İstanbul Şile’deki tatilini yarıda keserek Florya’ya gelen Üzülmez, kendisini 5 yıllığına sarı kırmızılı renklere bağlayacak sözleşmeyi sol eli ile imzaladı. Adnan Sezgin ve Frank Rijkaard’ın da katıldığı imza törenine Babel’i bonservissiz transfer etmek için Liverpool’lu yöneticiler ile görüşmek üzere İzlanda’ya giden Haldun Üstünel katılmadı.

İmza töreninde konuşan İbrahim Üzülmez, Türkiye’nin güzide bir kulübünden bir diğerine transfer olduğu için çok mutlu olduğunu söyledi. Kendisinin profesyonel bir oyuncu olduğunu iddia eden Üzülmez, artık tüm çabalarının Galatasaray’ın başarısı için olacağını açıkladı. Harry Kewel gibi bir yıldızın arkasında oynamaktan onur duyacağını belirten oyuncu, “Roberto Carlos kimmiş ben ondan daha iyiyim ama yabancı değiliz ki sözümüz geçsin” dedi. Konunun buraya nasıl geldiğini anlamayan ancak manşetten verilebilecek güzel bir haber yakaladıkları için avuçlarını ovuşturan gazetecilerden kaptanlık ile ilgili gelen bir soru üzerine ise “Ben doğuştan Beşiktaşlıyıyım. Başka takımda kaptanlık pazı bandını giymem. Bu böyle biline” diyerek Mehmet Topuz’a gönderme yaptı.

Mustafa Sarp, Gökhan Zan ve Leo Franco’dan sonra bedava bir transfer daha gerçekleştiren Galatasaray; transfer konusundaki yol haritasını böylece gözler önüne sermiş oldu. Haldun Üstünel ve Adnan Sezgin’e, Galatasaray’da oynayabilecek kalitede fakat bonservisi için Galatasaray’ın kasasından kuruş para çıkmayacak futbolcuları bulmaları konusunda talimat verdiği düşünülen Adnan Polat’ın; transfer sezonunu en karlı kapatacak takımın Galatasaray olması konusundaki ısrarının, gelecek sezon nasıl bir sonuç vereceğini bekleyip göreceğiz.

24 Haziran 2009 Çarşamba

Beşiktaş’tan Zorunlu Açıklama



Son haftalarda basın yayın organlarında sürekli olarak kulübümüze yapılan haksız yakıştırmaların, bilinçli yürütülen bir karalama kampanyasından kaynaklandığını düşünüyoruz. Bu doğrultuda bir açıklama yapma gereksinimi duyuyoruz ve Türkiye’nin en köklü ve güzide kulüplerinden birinin adının yanlış kullanımına son verilmesini talep ediyoruz. Kulübümüzün adı Beşiktaş Jimnastik Kulübü’dür. Yazılı ve görsel yayın organlarında sürekli olarak “Mehmet Topuz’u Fenerbahçe’ye Kaptıran Beşiktaş” şeklinde kullanılan isim, tarafımızca kabul edilemezdir.

Kamuoyuna duyurulur.

Beşiktaş Jimnastik Kulübü

Yine Lincoln Yine Olay... Lincoln'e tepkiler çığ gibi büyüyor...

Galatasaray'ın 20 sayfalık sözleşmeli futbolcusu Lincoln yine şaşırtmadı. Sezon açılışına katılmayan Lincoln bugün öğle saatlerinde takımın Fulya'da yaptığı antremana yanında neredeyse beline kadar gelen bir dobermanla geldi. Tatilden geç geldiği için görebileceği tepkilere önlem olarak yanında doberman getirdiğini belirten Lincoln gazetecileri dobermanla tehdit edip Portekizce "Não vá me louco. Meu cão é selvagem." diye haykırdıktan sonra dobermanın önüne iki tavuk atarak parçalattırdı. Antrenman sahası kan gölüne dönerken iki tavuktan nasıl bu kadar kan çıktığı soruları kafaları kurcaladı.

Dünyaca ünlü bir isim olaya karıştı

Olayı Sporx.com'dan takip eden Lincoln'ün eski takımı Schalke 04'ün başkanı Josef Schnusenberg ise Lincoln'ün bu tarz çok kanlı işlerde Brain Dead ve Lord Of The Rings filmlerinden tanıdığımız Peter Jackson ile ortak çalıştığını, oyuncunun bu tür prodüksiyonları daha önce de yaptığını belirtti.

Antrenmanı uzaktan izleyen hayvanseverlerse olaya tepkili. Hem bir dobermanın hem de tavukların bu işe alet edilmesine oldukça bozulan "Uzaktan Hayvanseverler", "Çeşitli Hayvanseverler" ve "Sadece Köpekseverler"le ortak bir bildiri yayımladılar. Bildiride "Tavuklar neyse de, doberman asil bir hayvandır, bu tür olaylar onun psikolojisini bozabilir. Futbol çocuklardan sonra şimdi de hayvanları zehirliyor." satırları yer alıyor.

İsminin Wehrmacht olduğu öğrenilen doberman henüz 3 yaşında, bir kardeşi var.




Güçlü doberman Sivas Kangal kırması çıktı

Olayla ilgili olarak akşam üzeri Bazen Hayvanseverler Derneği ve Hayvansal Gıda Tüketen Ama Yine de Temel Evcil Hayvanları Sevenler Vakfı sözcüleri bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda ülkemizde çok iyi tanınmayan dobermanlarla ilgili bir dokümanter de gösterildi. Hemen ardından Lincoln'ün antrenman sahasında dobermanla güreşmesi ve dobermanın kulübün malzemecisini kovalayışı da sinevizyonda tekrar tekrar oynatıldı. Malzemeci can havliyle kaçarken Lincoln, Adnan Gezgin ve iyi bir insan hakları savunucusu olduğu bilinen, hatta sırf bu yüzden futbol maçlarına çıkmayıp futbol kariyerini antrenman üzerine odaklayan Linderoth'un sinsice güldükleri gözlendi. Gösterimin peşinden kurabiye, ara sıcaklar, kanepeler ikram edildi ve içki faslına geçildi. Özellikle "bir aslan miyav dedi", "telli turna", "ali baba'nın çiftliğinde mööö" ve "minik köpek minik köpek yine gel" şarkılarının söylendiği fasıl aniden içeri giren bir vergi memurunun, vakfın vergi kaçırmasıyla ilgili olarak 13. Evrensel Vergi Beyannamesi'ni do majörden okumasıyla son buldu.

Lincoln suçlu medya dedi...
Tüm bu olayların ardından alışık olduğumuz üzere web sitesinden bir açıklama yapan Lincoln ise suçu bir gazeteciye attı. Lincoln yazısında; "Wehrmacht'ın komşumun köpeğidir. İdareten birkaç saat bakacaktım ama Hamut Tekkaş isimli gazeteci sırf durumdan haber çıkarmak için köpeği ısırdı. Tavuklar ise köpeğin önüne atıldıklarında zaten ölmüşlerdi. Eğer tavuklara otopsi yapılırsa dediklerimin doğru olduğunu anlaşılacak. Duyarlı Türk polisini greve davet ediyorum..." dedi. Açıklamanın sonrasında, Lincoln'ün hiç televizyon, çevirmen falan uğraşmayıp paso web sitesinden açıklama yapmasını garipseyen yüzlerce taraftar floryayı bastı. Taraftarların sözcüsü "Aslında Lincoln diye biri yok, Lincoln Türkiye'nin Elvis'idir, Lincoln olsaydı paso web'den ayar kaymazdı, Lincoln televizyonda görünmüyor, maçlarda görünmüyor kim bu adam? Lincoln balon transfer mi?" gibi açıklamalarıyla adeta yeni bir vizyon ve akıllarda birçok soru yarattı. Florya'da yeni transfer Gökhan Zan'a "helal olsun sana" tezahüratı yapan taraftarlar mesai saatinin bitiminde çeşitli otobüs ve minibüslerle evlerine gittiler.

Durumu değerlendirmek için yönetim kurulu olağanüstü hal ilan etti ve kulüpte sabahladılar. Nuran Sultan'ın da bir ara girip çıktığı yönetim kurulu toplantısı sabaha kadar sürdü. Toplantıyla ilgili açıklamaların bugün yapılması bekleniyor.

22 Haziran 2009 Pazartesi

Villa, Fener’e!

Ronaldinho, Eto’o, Kaka, Cristiano Ronaldo, Messi, Buffon transferlerinde hayal kırıklığı yaşayan Fenerbahçe, taraftarlarına müthiş bir sürpriz yapma peşinde. Dünyaca ünlü futbolcuları kadrosuna katarak Fenerbahçe’yi 3 yıl üst üste şampiyon yapmak isteyen Aziz Yıldırım, çok gizli bir transfer için özel transatlantiği ile İtalya’ya gitti.

Rüya takım kurma peşinde olan Yıldırım, dünya yıldızları ile neden anlaşma sağlanamadığını anlamış görünüyor. Gökhan Emreciksin transferinden ders alan Fenerbahçe yönetimi, yıldızları nasıl kadrosuna katacağını artık biliyor.

Eğlence Olanakları

Fenerbahçe’nin en büyük eksiği; gece hayatını seven yıldız futbolcular için yetersiz alt yapısı bulunması. Türkiye çapındaki yıldız oyuncular için İstanbul geceleri yeterli iken dünyaca ünlü yıldızlar için çok daha fazlası gerekiyor. Bu nedenle Villa Certosa’yı Fenerbahçe’ye kazandırmak için çalışmalara başlayan yönetim, sona çok yakın.



Berlusconi ile her konuda anlaşan Fenerbahçe yönetiminin Villa’nın tapusunu elde etmek üzere olduğu ancak ufak pürüzler kaldığı gelen bilgiler arasında. Futbol otoriteleri, Sardinya adasındaki ünlü malikane sayesinde Fenerbahçe’nin artık dünyaca ünlü futbolcuları kadrosuna rahatlıkla katabileceği görüşündeler.

Real de Devrede

Transfer piyasasını alt üst eden Real Madrid de Villa’nın peşinde!

Transfer sezonu müthiş bir giriş yapan ve Kaka ve Cristiano Ronaldo’ya mor beyazlı formayı giydiren Florentino Perez; yeniden Los Galaktikos haline gelen Real Madrid’in kapris dolu yıldızları için bu Villa’ya ihtiyaç duyuyor. Özellikle Ronaldo’nun sözleşmesinde bulunan “gece alemleri” maddesindeki koşulları karşılamak için Villa Certosa’yı isteyen Perez, Yıldırım’a sürpriz bir teklif ile gelebilir.

Sürpriz Teklif

Fenerbahçe başkanının mali olanakları karşısında çaresiz kalan Perez’in, Yıldırım’a "Villa bir hafta sizin bir hafta bizim olsun" önerisinde bulunmaya hazırlandığı söylentileri, dilden dile dolaşıyor.

Yıldırım’ın cevabı ne olur bilinmez ama Villa’nın sarı lacivertli bayraklarla donatılması an meselesi gibi görünüyor.

Barcelona'yı Öperiz!

Daum, bu yıl kuracakları kadroyla değil Türkiye ve Avrupa, yıkılmaz denen Barselona'yı yıkmayı hedeflediklerini söyledi.

Ekibimizi beş çayında ağırlayan Daum, kekin dibinin tutmasına ve istediği gibi kabarmamasına sinirlense de, ekipten arkadaşların yaptığı bikaç espiri sayesinde gerginlik azalarak, sohbet samimi bir ortamda gerçekleşti.

Başkan'ın hedef olarak gösterdiği "Rakibi Öpen Futbol" anlayışının, aslında "Total Futbol un Türkiye'ye uyarlanmış hali" olduğunu elleriyle destekleyerek anlattı.
Kafasını ileri geri oynatıp, saçlarını sallayarak konuşmasıyla tanınan Daum'u sohbetin bu dakikalarında tutamadık, yine sallanan Daum kaşlarını da oynatarak" Total Futbolu olduğu gibi alsan getirsen, oyuncu yapısı müsait değil, Türkiye'de oynatamazsın. En az 3 yıl beklemen lazım" diyerek hiddetlendi[5.3]

Top yapma, ayağa oynama, verkaça girme ve pasa kaçma gibi geleneksel mantıkları da unutmadıklarını, modern futbol anlayışlarına mutlaka monte edeceklerini söyleyen Daum, Türk'ün gücünü dünyaya göstermek için federasyonun yabancı kısıtını kaldırması gerektiğini söyledi.

Çok sinirli göründüğü ile ilgili bir sorumuza, "Aslında gayet sakin, normal bir insanım, Almanca kaba bi dil olduğu için öyle görünüyorum. Konuşurken, bazen o kaba havanın etkisine girip gaza gelince kabalaşabiliyorum. Kaldı ki böyle bi dilde kibar konuşmanın imkanı yok" dedi.

Getirdiğimiz fıstıklı-cevizli karışık (2 kilo) baklavaya da çocuklar gibi sevinen Daum, "Olm bunu asıl Antep'te yiyceniz yaa" diyerek bizi şaşırttı.

Thierry Henry, Nevzat Demir Tesislerinde!



Beşiktaş’ı yakından izleyen ve isimi vermek istemeyen muhabirimizin merkezimize ulaştırdığı habere göre Thierry Henry bu sabah Nevzat Demir Tesislerindeydi.

Mehmet Topuz hezimetini unutturmak isteyen Beşiktaş’ın dünyaca ünlü süper golcüyü transfer etmiş olma olasılığını, kendisini içeri almayan özel güvenlikçilere soran muhabirimizin aldığı yanıt ise oldukça şaşırtıcı.

Aldatmaca mı?

Güvenlik görevlisi A.K.’nin açıklamasına göre Henry, ailesi ile Ümraniye Nevzat Demir Tesisleri etrafındaki ormanlık alanda piknik yaparken tuvalet ihtiyacını karşılamak için ailesinden uzaklaşmış. Ancak işi bittikten sonra yolunu kaybeden Henry, soluğu Nevzat Demir Tesislerinde almış. Kendisini, futbolculardan imza almak için tesislere gelen bir taraftar sanan güvenlik güçleri, Henry’yi yaka paça uzaklaştırmaya çalışırlarken o anda tesislerden çıkan Kenan Öner, olaya müdahale etmiş. Yıldız futbolcudan özür dilemek ve ona bir şeyler ikram etmek için Henry’yi tesislere sokan Öner, güvenlik görevlilerini de böyle konularda daha dikkatli olmaları konusunda nazikçe uyarmış.

Fakat bu hikayeyi yemeyen acar muhabirimiz, Henry’nin Beşiktaş ile sözleşme imzalamak için gizlice tesislere getirildiğini düşünüyor. Muhabirimize göre Bobo’yu göndererek yerine kaliteli bir golcü almak isteyen Beşiktaş, Fransızların medarı iftiharı ile büyük bir bomba patlatma hazırlığında olabilir.

A.K. kimdir?

A.K., doğuştan Beşiktaşlı bir güvenlik görevlisi. 1.95 boylarında 120 kg ağırlığındaki A.K.’nin sağ yumruğu yarım ton basıyor. A.K.’nin kılık kıyafet yönetmeliğini hiçe sayan pala bıyıkları, caydırıcı tedbir olarak oldukça başarılı. Ayrıca A.K., doğal biber gazı kullanımda bir duayen.

21 Haziran 2009 Pazar

Flaşh! Flaş! Lucescu Yuvaya Dönüyor

Adı her dönem farklı bir Türk takımıyla anılan (yaşlı kurt) Mircea Lucescu, Shaktar Donetsk'le UEFA Kupasını aldığı akşam kendisini soyunma odasında sıkıştıran Şenes Erzik'e hayır diyemedi.

Türkiye'den ayrıldıktan sonra Demirören, Yıldırım ve Polat tarafından mütemadiyen taciz edilen Lucescu, Erzik'in üç büyük kulübün başkanı adına yaptığı teklifi kabul etti.

Soyunma odasının buharlı ortamında, Shaktarlı futbolcuların sümkürme sesleri içinde yapılan çok özel anlaşmaya göre Lucescu; BJK, GS ve FB'ye "tam yetkili süper mega hiper master teknik adam" olarak gelecek. Reejkard, Denizli ve FB'ye imza atmak üzere olan Daum alacakları parada indirime gidilmediği sürece Yılmaz Vural'a bağlı olarak bile çalışabileceklerini, önemli olanın üç büyük takımın başarısı olduğunu söylediler. Detayları kamuoyuna henüz açıklanmayan sözleşmeye göre lig şampiyonunu her yıl federasyon belirlemeye devam edecek.

Lucescu'yu A milli takımın başına getirmeyi çok isteyen federasyonun ise Erzik'in üçlü anlaşmaya milli takımı da dahil etmemesine tepkili olduğu ve önümüzdeki sezon üç büyük takım yerine bir Anadolu takımını şampiyon yapabileceği bir söylenti olarak dilden dile dolaşıyor.

Aziz Yıldırım kılık değiştirdi

Çeşitli yayın organlarında Aziz Yıldırım'ın Almanya, İtalya ve İspanya'da olduğu iddia edilmişti ama Aziz başkan bunları yalanlayıp bir köşe yazarına ben İstanbulda'yım nasıl aynı şekilde hem Avrupa'da hem de Türkiye'de olabilirim diye dert yanmıştı

Aziz Yıldırım'ın kılık değiştirmiş hali
Aziz Yıldırım'ın kılık değiştirmiş hali

Ama Medya Manipulasyon Merkezi, yaygın muhabir ağıyla gerçeği açığa çıkardı. Geçtiğimiz günlerde İspnya'daki Ibiza adasında Drogba ve Ronaldinho ile bir araya gelen Aziz Yıldırım, Drogba ile anlaşamasa da Ronaldinho ile her konuda anlaşmaya vardığı öğrenildi. Yandaki fotoğraf Ibiza'daki bir cafe'de çalışan muhabirimiz Almudena Eutimiu tarafından çekildi ve bize gönderildi. Almudena'nın anlattığına göre Aziz başkanın bu pozu Ronaldinho'nun onun elinini öpmesinden sonra çekildi. Fotoğrafa göre; Aziz başkan gerçek kimliğini gizlemek için sakal bırakmış, ama bizden kaçmaz...


İstanbul'daki 'sahte' Aziz Yıldırım Kim?

Kaynağını açıklamaycağımız kişilerden aldığımız bilgilere göre, Tarsus'un Tavukçu beldesinde yaşayan Zülküf Tahtacı, Aziz Yıldırım'a çok benziyordu ve bu konuda çevresine ün salmıştı. Çoğu yere yetişmekte zorlanan Aziz Yıldırım, Zülküf Tahtacı'dan haberi olur ve hemen onunla konuşur ve anlaşmaya varılır. Anlaşmaya göre Zülküf Bey, aylık 800YTL maaş+yemek+akbil+skk ve akrabalarına bedava forma kaşılığında 2 yıllığına Fenerbahçe'ye imza atar. İmza karşılığında ise tüm masrafları kulüp tarafından ödenmek üzere FBTV'ye çıkacak, Antalya'da otellere gidecek, gerekirse gazetecilerin bol oluğu yerde bir kaç volta atacak.


Zülküf Tahtacı: Sahte Aziz Yıldırım
Zülküf Tahtacı: Sahte Aziz Yıldırım

Ama bu olay o kadar kolay olmamış. Zülkü Bey, Aziz Yıldırım'a benzeyebilmek için ilk önce saç ektirmiş, sonra doğuştan beri taşıdığı sağ yanağındaki beni aldırmış ve çok değer verdiği milliyetçi bıyıklarına bye bye demek zorunda kalmış. Ama şu anda piyasada Aziz Yıldırım gibi dolaşma zevkini doya doya yaşıyormuş. Kendisine ulaşamasak da yakınlarından aldığımız bilgilere göre Zülküf Tahtacı, Aziz Başkan gibi konuşabilme konusunda zorlansa da, hayatından memnunmuş.

20 Haziran 2009 Cumartesi

Lincoln Beşiktaş'ta!

Galatasaray'ın uzun süredir satmayı planladığı Lincoln'e sürpriz bir alıcı çıktı.

Papermoon'da Rijkaard ve ekibini ağırlayan Adnan Polat, yan masada
üzgün bir şekilde oturan
Yıldırım Demirören'i görünce yanına giderek Mehmet Topuz transferinde yaşadığı hayal kırıklığından ötürü teselli etti. İki güzide başkanın bu samimi sohbeti derinleşince konu Lincoln'e kadar uzandı.

Aşırı alkol aldığı gözlenen Demirören Lincoln'ü bize satın teklifinde bulununca Adnan Polat yan masada oturan Rijkaard'ın da onayını alarak teklifi kabul etti.

Yapılan anlaşmaya göre Yıldırım Demirören 2007 Model Lincoln Limuzin'e karşılık olarak Galatasaray Kulübü'ne 100.000 Euro nakit, 2 yerli araba, 35 büyük+ 60 piknik tüp verecek.

Beşiktaş'ın Galatasaray'dan aldığı Lincoln cep yakıyor, işte süper özellikler;
7 metre uzunluğunda
Isıtmalı ve elektrikli koltuklar
Buzdolabı, mini bar, hands free özellikli araç telefonu
8 hava yastığı

Demirören'in şehiriçinde 19 Litre yakan Lincoln'ü LPG'ye dönüştüreceği kulübe yakın kaynaklar tarafından basına sızdırıldı.

19 Haziran 2009 Cuma

Juventus'tan Promosyon

Poulsen'i alan Fenerbahçe'ye "Eğer düşünürseniz Trezege konusunda bişeyler yaparız" teklifi yapıldı. İtalyan-Mahmutpaşa karışımı tarzındaki teklifi duyunca kahvesinden bi yudum alan Başkan Yıldırım, şaka mı ciddi mi anlayamadığı bu teklif karşısında şaşkınlığını ustalıkla sakladı. Görüşmenin devamında Akdenizlilerin sıcak kanlı olması, Berlusconi- RTE biladerliği ve Türk İtalyan benzerlikleri de konuşuldu.

Eğer, bişeyler derken ne gibi şeyler kast edildiği konusunda anlaşma sağlanırsa, Trezeguet sarı lacivertli formayı giyecek. Bayrağı öpecek. İmzayı atacak.

Türkiye'de Pejo olarak tanınan Peugeot'nun bayiiliğini yapan Trezeguet'nin gelmesinde ÖTV indiriminin devam etmesi de önemli etken olacağı öğrenildi. Trezeguet, futbôl'u zevk için, adresi belli olsun diye oynuyor. Gamsız kafa vuruşlarıyla nam salan Fransız, oralardan affetmiyor.

18 Haziran 2009 Perşembe

Galatasaray Portakal'lara Kancayı Taktı!

Galatasaray'da portakal operasyonu hızlı bir şekilde devam ediyor. 2008 sezonunda turuncu forma tercihiyle Hollanda'nın "total futbol" ekolüne geçiş operasyonunu başlatan Galatasaray sezon biter bitmez yaptığı Rijkaard transferiyle niyetini belli etmişti.

Galatasaray şu sıralar Real Madrid'in beyni ve Avrupa Şampiyonası'nın en klas isimlerinden Sneijder ile birlikte Liverpool'un PES'te "Speed Daemon" kategorisinde yer alan oyuncusu Ryan Babel'i renklerine bağlamanın peşinde. Aldığımız haberlere göre Haldun Üstünbel oyuncuları sarı-kırmızı yerine portakal rengi renklere bağlamaya çalışarak milli duygular üzerinden ajitasyon yapacak. İki oyuncu da dünya futbolunda 2. Portakal Devrimi fikrini kabul ederlerse, Galatasaray gelecek sezon maçlara portakal rengi formayla çıkacak. Psikanalizin babası Sigmund Freud'a göre portakal rengi rakip takımlar üzerinde yoğuşmalı kombi etkisi yapıyor. Rakipler de sıcak basınca oyuna asılmıyorlar.

SporX kaynaklarını kullanarak yaptığımız araştırmalara göre Rijkaard transferinin ardından eğer Sneijder ve Babel transferi de biterse Galatasaray, total transfer politikası izleyecek. Bunun neticesinde Galatasaray'ın Rijkaard ve Neeskens'in bağlantılarını kullanarak Van Brukelen, Ronald Koeman, Van Tiggelen, Erwin Koeman, Marco Van Basten, Aron Winter, Kan Wouters gibi isimleri de kadrosuna katıp 1990'daki kadroyu yeniden biraraya getirecek. Federasyona yabancı sınırlalamasının 14+3'e çıkarılması için başvuru yapan Cimbom'un planı tutarsa, o yıllardan beri kendini geliştiren Van Brukelen hem kaleci hem oyuncu olarak oynayacak.


Tüm bunların olabilmesi için önce Ryan Babel transferindeki pürüzlerin temizlenmesi gerekiyor. Bu işlem için Adnan Bezgin dün sabah MAKİTA GA9020KX marka pürüz temizleme makinesiyle birlikte İngiltere'ye uçtu.

Makita GA9020KX nedir?
2200W'ta çalışan ve dakikada 6600 devir yapan çanak fırçalı, 230 mm'lik GA9020KX aslında bir taşlama makinesi. Taşlayarak kesme, fırçalama, zımparalama işleri yapabilen aygıt, solaklar için kolay kullanım sunmasıyla birlikte düğmelerine kolay basılmasıyla ünlü. Sağ kanattan karoya girdiğinde, öndireğe doğru muz çapaklar atması dolayısıyla oldukça yoğun olarak tercih ediliyor. Makita GA9020KX, 2009 yılında Dewalt DW-341K dekupaj testere ile oldukça uyumlu bir sezon geçirmişti.

Bobo’yu Aldılar


Sonunda beklenen oldu ve Bobo, yuvadan uçtu! Fransız ve Yunan takımlarının peşinde koşmaktan yorulduğu Bobo’yu yakalamayı başaran Marsilya, Bobo’yu resmen renklerine bağladı.

Mehmet Topuz tetikledi!

Alınan bilgilere göre Bobo’nun transferindeki en önemli neden Beşiktaş’ın Mehmet Topuz’u elinden kaçırması. Her fırsatta Mehmet Topuz ile aynı takımda oynamak istediğini dile getiren Bobo’nun yakın arkadaşlarına “Kırk yılda bir, bir şey istiyoruz; o da olmuyor. Daha da durmam burada hacı” dediği bildiriliyor. Yakın arkadaşlarından birinin de “Doğru söylüyorsun kardeşim. Nazının geçmediği yerde ne işin var?” şeklinde gaz vermesi sonucu Beşiktaş ile yollarını ayırma kararı olan Brezilyalı, bu kararını Yıldırım Demirören’e iletti.

İşte Transferin Perde Arkası

Demirören’in futbolcusuna hak verip transferi konusunda her türlü kolaylığı yapacağını söylemesinin üstünden henüz 1 saat 15 dakika geçmişti ki Galatasaray’ın başarılı stoperi Servet’i transfer etmek için İstanbul’da bulunan Marsilya temsilcileri Beşiktaş ile temasa geçti. Siyah Beyazlılar ise Marsilya’nın “8 milyon avrodan ne bir kuruş çok veririz ne de az” teklifine anında olumlu cevap verdi. Böylece Bobo ile geçtiğimiz yıl ön protokol imzalayan Fransız ekibinin önünde tek engel kalmıştı: Futbolcunun eşini ikna etmek!


Bobo’nun eşinin ve çocuklarının Türkiye’yi çok sevdiği ve ayrılmayı düşünmedikleri biliniyordu. Bu durumun farkında olan Fransız temsilcileri, Raquel’e Fransa’nın en büyük Türk mahallesinde 3+1 villa sözü vermesi üzerine bu engel de ortadan kalktı.

Böylece Servet’ten sonra Bobo’yu alan Marsilya, 8 milyon avro verebileceği yeni bir oyuncunun peşine düştü. Marsilya’nın yeni hedefinin Fenerbahçe’de top koşturan Selçuk Şahin olduğu, gelen dedikodular arasında.

Beşiktaş ise Bobo’nun transferinden gelen 8 milyon avronun üzerini tamamlayıp Galatasaray’ın da peşinde olduğu Liverpool’un genç Hollandalısı Ryan Babel’e siyah beyazlı formayı giydirmenin hesaplarını yapıyor.


Bobo kimdir?

1.86 boyunda ve 85 kilo ağırlığında olan Bobo, evli ve lise mezunu.

Wenger Trabzon yolcusu mu?

Yorucu bir sezon sonrası ailesinin elini öpmek için Fransa'ya dönen Arsenal hocası Arsene Wenger'den haber alınamıyor.

Kurt hocanın ailesi, Wenger'in kurt gibi acıktığını ve biraz turta almak için evden çıktığını belirtirken, gözü yaşlı annesi de: "Cep telefonunu bile yanına almadı. Sadece biraz bozuk alıp evden çıktı. O yüzden fazla uzağa gitmiş olamaz." diye ekledi.

Olayı duyan Clichy, Toure, Sagna ve Gallas, beraber tatil yaptıkları Cannes'dan alelacele hocalarının ailesinin evine gelirken, Van Persie sakatlığı nedeniyle tatilini yarıda bırakamadı. Olayla ilgili soruşturmalara başlayan Fransız polisi, kurt hocanın eski hasmı Mourinho'yu merkeze götürürken diğer yanda savcılıktan çıkan izinle evinde aramalar da yaptı. Portekiz'linin her maç elinden düşürmediği o meşhur not defterini ele geçiren polis, defter üzerinde Drogba'nın karakalemle çizilmiş nü portresi haricinde kaydadeğer bir şey bulamadı.

Olayla ilgili soruşturmaya alınan mahallenin turtacısı Alex Revierre ise, "Buraya hergün onlarca teknik direktör geliyor. Ünlülerin turtacısıyım ben. Nerden hatırlayayım Wenger geldi mi gelmedi mi alala yaa!! Bırakın da işimin başına geçeyim. Ufaklığa bıraktım dükkanı zaten tedirginim." sözleriyle adamı iyice işkillendirmesine rağmen polis, dükkanda gördüğü Blanc'tan tut Deschamps'a, hatta Hüseyin Kalpar'la, hatta ve hatta Ertuğrul Özkök'le çekilmiş fotoğraflarının hatrına turtacıyı serbest bıraktı.

Akşam saatlerinde Toulouse Emniyet Müdürlüğü'nü arayan bir görgü tanığı ise, Wenger'in turtacıya girmeden önce yolda top sektiren Senegal asıllı bir çocuğa rastladığını ve onu takibe aldığını belirtirken aynı saatlerde sorguya Lyon'dan katılan bir genç, Wenger'i Lyon'un bir banliyösünde çocukları ipe bağlamış vaziyette tek pas yaptırırken gördüğünü söyledi. Gecenin bir yarısı zırt pırt Wenger'in ailesini arayıp "Eğer yarın akşam saat 5'e kadar 3 milyon doları Şanzelize'ye getirmezseniz oğlunuzu unutun kehkeh" diyen münasebetsizin ise, kurt hocanın bu seneki performansından dolayı gözden çıkardığı Bendtner olduğu anlaşıldı.

Arsenal Sportif Hizmetler A.Ş Genel Müdürü Kevin Ramsey olayla ilgili basın toplantısında, "Her nereye giderse gitsin, çok kaliteli transferlerle ülkeye döneceğinden kuşkumuz yok. Hocamızın arkasındayız" beyanatında bulunurken, olaydan 2 gün önce çok sürpriz ve bomba gibi bir kurt hocayla anlaştıklarını ve 2 gün içinde imza attıracağını söyleyen Trabzonspor Başkanı Sadri Şener ise suskunluğunu koruyor.

Alex Revierre kimdir?


Marsilya'nın en meşhur turtacısı. Kruvasanlarının tadından yenmez. ISO 9001 belgeli, kalitede ve hijyende tek adres...

17 Haziran 2009 Çarşamba

Ferguson Ağır Konuştu: "I don't take lesson i give you lesson man"

İngiltere futbol camiasının Tuncay ve Tugay'dan sonra en sevilen simgelerinden birisi olan (yaşlı kurt) Alex Ferguson dün yaptığı basın toplasında "22 yıldır Man. United'ı yönetiyorsunuz artık toruna torbaya karışmanın zamanı gelmedi mi sir? " şeklinde bir soru soran the Sun gazetesi muhabiri Vince Soodin'e önce dudağını büküp "Bana mı sordun?" dedikten sonra muhabirden "Yes sir yes sir sir yes" şeklinde cevap alınca "I don't take lesson i give you lesson man" diyerek toplantıyı terk etti.

Otoriteler, Ferguson'un alışık olunan tarzından oldukça farklı gözüken bu cevabına ve basın toplantısını terketmesine şaşırmaktan çok İngilizce'de bulunmayan bir deyimi kimden öğrenmiş olabileceği üzerine tartışıyorlar. İngilizce'ye daha şimdiden "Alex Ferguson İngilizcesi" şeklinde bir deyim yerleşirken Ferguson'un toplantıdan ayrılırken uzun bıyıklarıyla dikkat çeken Herald Tribune muhabirini pis pis kestiği de gözlerden kaçmadı.

Ferguson'un toplantıdan sonra Floransa'ya yeni edindiği bir arkadaşıyla buluşmaya gittiği biliniyor ama kulüp yönetimi bu yeni arkadaşın kim olduğunu sır gibi saklıyor.

Vince Soodin kimdir?
Vatani görevini 9. Zırhlı Tugay'da tamamlamış olan Soodin gazetecilik mesleğine ilk adımını askerdeki meslek edindirme kursu ile attı. Uzun süre tugay fotoğrafçısı ve S3 postası olarak zorunlu- gönüllü hizmet veren Soodin, G3 piyade tüfeğini gözü kapalı olarak 12 saniyede söküp takabiliyor.

Dış haberler servisi/ Kaynak haber: the Sun- Sir Alex

Servet Marsilya'da


Uzun süredir Avrupada top koşturmak, şut çekmek, pozisyona girmek isteyen Servet hayaline kavuşmaya çok yakın. Geçtiğimiz aylarda Avrupa' dan bir çok kulüple temasa geçen Servet'in transferi sürekli olarak son anda iptal oluyordu.

Buna neden olarak, Servet'in 90 dakika maç kasetlerini alan yöneticilerin tükürükten, dıksırıktan mideleri kalktıkları için maç kasetlerini tam olarak izleyemedikleri gösteriliyor.

Marsilya için bu sahneleri makaslayarak özel bir kaset hazırlayan cin menejeri sonunda imzaya çok yaklaştı. Servet'in taviz vermez defans anlayışından etkilenen Marsilyalıların kendi aralarında "olm bu adamı kaçırmayalım lan" gibilerinden bakıştıkları sezildi.

Marsilya'da defansın sibobu olarak görev alacak olan Servet'in buna başta biraz bozulsa da, pek mesele yapmadığı öğrenildi.


Yeni M. Topuz Vakası mı?

Ankara’da yaptığı yeni transfer hedefi açıklaması ile Türkiye’yi çalkalayan Adnan Polat’ın bu açıklamasının üzerinden henüz çok kısıtlı bir zaman geçmişken yayılan dedikodular Aziz Yıldırım’ın bu isme sarı lacivert formayı giydirmek istediği yönünde.

Peki, kim bu dünyaca ünlü yıldız?


Adnan Polat’ın bahsettiği yıldız oyuncu; genç, orta yaşlı ve ihtiyar tüm erkeklerin sevgilisi, Angelina Jolie!

Başkan Polat’ın Galatasaray’ın başına gelir gelmez bastığı düğme ile başlatılan ve 2 yıldır süren çok gizli bir operasyon doğrultusunda yürütülen transfer görüşmelerinin hangi aşamada olduğu hakkında dışarı herhangi bir bilgi sızmış durumda değil. Ancak başkanın geçtiğimiz günlerde, gazetecilerin ısrarlarına dayanamayıp ağzından kaçırdığı bu sır transfer görüşmesi Cimbom’a pahalıya patlayabilir.

Kara Kartalın pençesinden kaptığı Mehmet Topuz ile Türkiye’de büyük ses getiren Aziz Yıldırım’ın bu kez Dünya transfer piyasasında yeri yerinden oynatmak istediği biliniyor. Bu amaçla Haldun Üstünel ve Yıldırım Demirören’i takibe aldıran Aziz başkan, hem Galatasaray’ın hem de Beşiktaş’ın yurt dışı transferlini adım adım izliyor.

Polat’ın ağzından çıkan bakla ile hemen harekete geçen Fenerbahçe yönetimi, Jolie ve Brad Pitt ile temasa geçti. İkilinin daha önce tatil için Türkiye’de bulunduğu biliniyor. Türk insanını az çok tanıyan çiftin kararı ise gerçekten merak konusu.

Eğer Yıldırım, bu transferi bitirebilirse güzel yıldız için Şükrü Saraçoğlu’nda muhteşem bir imza töreni düzenleyecek. Aziz Yıldırım’ın bu imza töreninde Angelina Jolie’ye de “Bir gün herkes Fenerbahçeli olacak” yazılı şapka giydirmesi bekleniyor.

Mutu'dan Sivasspor'a Şartlı Kabul

İsmi 5-6 sezondur Galatasaray'la anılan Rumen golcü Adrian Mutu ile ilgili son günlerde flaş gelişmeler yaşanıyor. İki gün önce tekrar Galatasaray'ın gündemine gelen ve kısa sürede gündemde 'asansör futbolcu" kimliğine bürünen Mutu; Sivasspor'dan teklif aldığını açıkladı. Türkiye'yi ve Türk insanlarını çok sevdiğini belirten Mutu, Sivasspor teknik direktörü Bülent Uygun'u yakından izlediğini, Bülent Uygun'un çatıdan adam kurtarışını izlerken gözyaşlarını tutamadığını da sözlerine ekledi.


Romanya gibi askeri disiplinin üst düzey olduğu bir ülke vatandaşı olan Mutu İngiltere'de ortamı çok rahat bulunca kendini salmış, sex, drugs, rock'n roll derken formasını giydiği Chelsea'de pek bir varlık gösterememiş ve dışlanmıştı. Bülent Uygun'un askeri disiplininin tam aradığı teknik direktör tarzı olduğu vurgulamasını yapan Mutu, Sivasspor'la Şampiyonlar Ligi'nde tekrar adından söz etticeği konusunda iddialı. Mutu'nun tek sorunu ise Sivas'ta "sex, drugs, rock'n roll" ortamının pek bulunmaması.

Mutu'nun menajeri teklif üzerine Sivas'a incelemelerde bulunmaya gitti. Sivas'taki kumpir yenen türkü barların Mutu'nun hayat stiline uymadığını, sadece Cumhuriyet Üniversitesi'nde bir rock grubu bulunduğunu ve onun da, "Lan Türkçe'de 'yeah' mı var?" "'hell yeah' ne demek ulan?" diye bağıran bir grup tarafından dövüldüğünü saptayan menajer, en azından bira konusunda esnek olması için Bülent Uygun'la anlaşma yolları arayacak. Mutu'nun hayat stilinin vazgeçilmezi olan seks konusuyla ilgili olarak hem Bülent Uygun hem de Menajer Rotaryum yorum yapmaktan kaçındılar.

Bülent Uygun eğer haftada 4-5 birayı okeyler ve Manowar ve Kiss çalan bir grubun türkü barlardan birinde haftada iki kez çıkmasını sağlayabilirse Mutu düğümü çözülecek. Adrian Mutu şu sıralar Bodrum'da sezonun yorgunluğunu atıyor. Eğer anlaşma yapılırsa Sivasspor sezonu erken açacağı için Mutu tatilini erken keserek Bükreş'ten ufak tefek eşyalarını alıp, Fiorentina'ya geçecek, orada da takım arkadaşlarıyla vedalaşıp faturalarını yatırdıktan sonra Kayseri havaalanından Sivas'a geçecek.


Adrian Mutu Kimdir?
1979 doğumlu, 1.80 boyundaki Mutu hızlı yükselen bir yıldızdı. Dinamo Bükreş'ten Inter'e geçtiğinde bekleneni veremeyince Verona'ya geçti. Ordan bi bakmışsın, Parma ve hooop İngiltere, Chelsea. İngiltere tabi zor geçti. Ceza da aldı mı orda da uyuşturucudan? Abi adam stres yaptı tabii. Zona çıktı gözünde. Ama Juventus sahip çıktı buna. O aralar Juventus şikeci, kimse gidip oynamıyor. Kapağı attı ya İtalya'ya, Mutu takıldı orda, Fiorentina'ya geçti hemen. Güzel top oynadı. 2006 yılından beri Mor Menekşeler'in formasına giren Mutu çıktığı 73 maçta 56 gol attı. Sol ayak şutları endişeli olan Mutu, Romanya'da en sövülen futbolculardan biri.

16 Haziran 2009 Salı

FLAŞ! FLAŞ! "Feneri sordu" FLAŞ! FLAŞ!


Uzun bir süredir dünyaca ünlü tavşan forvet Ronaldinho nun peşinden koşan sarı lacivertli çubuklular mutlu sona çok yaklaştı. Dün Zico'yu arayarak Fener'i soran ünlü tavşan golcü, Zico'dan "paçebaağo immerçine finirbağğçe paçebaaoo" yanıtını alınca çok heyecanlandı. Ama camia Zico'nun bu yanıtına "ulan geldi gitti hala paçebağo, ne portekizceymiş arkadaş" diye içerleyerek pek şaşırmadı.

Ronaldinho'nun haftaya İstanbul'a gelip imza atması beklenirken, bu transferde bir yokuş daha çıkarsa Aziz Yıldırım'ın, tavşan sporcular lobisinden Elvan Ağabeylegesse'yi devreye sokacağı öğrenildi.


Cimbom’a Çek Bir Golcü Daha



Galatasaray, bu sezon 20 golle gol kralı olan Milan Baros’a aradığı partneri buldu! Hem de dünya otoritelerinin mevkisinin en iyi oyuncularından biri olarak gösterdiği bu oyuncu Baros’un vatandaşı! Sarı kırmızılıların ultra gizli bir operasyon ile görüştüğü bu golcü Tomáš Ujfaluši’den başkası değil.

Baros’un bu sezon yaşadığı iletişim problemini bilmeyen yoktur. Saha içerisinde takım arkadaşları, teknik heyet, yönetim ve hakemler ile iletişim kurmakta zorluk çeken futbolcu; rakip takım oyuncularına pas verme, kornerlerde yanlış pozisyon alma, ezeli rakiplere karşı yeterince hırslı oynayamama ve bol bol gereksiz sarı kart görme gibi sorunlar yaşadı.

Diğer golcülerinden istediği verimi alamayan Cimbom, hem gol yollarındaki sorunları çözmek hem de Baros’a anlaşabileceği bir dost edindirmek için Çek golcü ile temasa geçti. 1996-2000 yılları arasında Sigma Olomouc forması ile çıktığı 100 maçta 4, 2000-2004 yılları arasında Hamburg forması ile çıktığı 105 maçta 2, 2004-2008 yılları arasında Fiorentina forması ile çıktığı 123 maçta 2, 2008-2009 sezonunda Atletico Madrid forması ile çıktığı 24 maçta 0 ve yine aynı sezonda antrenman forması ile çıktığı antrenmanlarda 10’a yakın gol kaydeden Çek golcü Galatasaray’a aşırı sıcak bakıyor.

Bu bakışlardan rahatsız olan yöneticiler olmasına karşın başkan Adnan Polat’ın Ujfaluši’nin transferini bitirmek adına başta Aziz Yıldırım ve Yıldırım Demirören olmak üzere tüm rakiplerini ekarte etmek için elinden geleni ardına koymayacağı söyleniyor. Rijkaard’ın da olumlu rapor verdiği Çek golcü ile MSN üzerinden görüşen Haldun Üstünel’in cevap olarak aldığı göz kırpma smiley’i bu transferin gerçekleşme ihtimalini arttırdı.

Tomáš Ujfaluši kimdir?

Tomáš Ujfaluši (d. 24 Mart 1978, Rýmařov) La Liga takımlarından Atlético Madrid'de forma giyen Çek defans futbolcusu.

15 Haziran 2009 Pazartesi

İbrahimoviç – Eto’o takasında beklenmedik gelişme

Yüzyılın takası gerçekleşti gerçekleşecek derken dün gece olanlar akıllarda soru işaretleri yarattı!!!

İspanya’da maruz kaldığı ırkçı saldırılar sonrasında Barça’dan ayrılmayı kafaya koyan Eto’o Jose Mourinho’nun iştahını kabartmış, İtalya şampiyonu, Eto’o ‘ya karşılık İbrahimoviç’i Barça’ya vermeyi kabul etmişti. Zaten Mourinho İbrahimoviç’in iyi bir futbolcu olmadığını, İtalya liginde gol kralı olmasının onun yeteneksizliğini örtemeyeceğinin her fırsatta dile getiriyordu. İbrahimoviç de yaptığı açıklamada çocukluğundan beri hayranlıkla izlediği Messi’yle futbol oynamayı rüyasında bile göremediğini, bu transferin gerçekleşeceğine hala inanamadığını belirtmişti.

Ancak dün gece çok ilginç olaylar yaşandı. Bilindiği gibi Fenerbahçe de Eto’o ile ilgilenmiş ama yıldız futbolcuyu ikna edememişti. Fenerbahçe’nin dün gece çok gizli bir operasyonla Mehmet Topuz’u renklerine bağlamasından sonra Aziz Yıldırım’ı arayan Eto’onun eşi , Eto’o ‘nun Mehmet Topuz’la aynı takımda oynamayı çok istediğini belirtip başkana ‘Bizi Fenerli yap Başkan!’ dedi. Bu gelişme üzerine Aziz başkan Topuz’u da yanına alıp uçağın daha motoru soğumadan İspanya’ya uçtu. Uçağı ise Mehmet Topuzun kullandığı gözlendi. Barselona’da önce Eto’o daha sonra Laporta ile buluşan Aziz başkan ceketinin iç cebinden çıkardığı mukaveleyi imzalatıp transfere noktayı koydu.

Bu durumu haber alan İbrahimoviç dumur olmuş vaziyette..

Gelişmeleri takip ediyoruz…

Beşiktaş Saha'ya çıkıyor


İngiliz golcü Wayne Rooney'de umduğunu bulamayan Kartal rotayı, geçtiğimiz sezon Machester United'tan Everton'a geçen Louis Saha'ya çevirdi.

Başkan Demirören şu sıralar Saha transferini bitirmek için İngiltere, Fransa ve Antalya'da bulunuyor. Saha'yı bonservisiyle birlikte almayı planlayan Demirören eğer para artarsa Saha'nın eski takım arkadaşı Tevez'i kiralamayı deneyecek. Bulgaristan basınında çıkan haberlere göre iki futbolcu da Demirören'in son kararını vermesini bekliyorlar. Afrikalı golcü Yeboah ise yaptığı açıklamada Saha ile iyi bir ikili oluşturacağını, Tevez de gelirse iyi bir üçlü oluşturacağını, eğer İbrahimoviç de gelirse Beşiktaş'ta süper bir dörtlü oluşturacaklarını söyledi. Beşiktaş'ın Şampiyonlar Ligi'nde oynamasının Milan'ın emektar oyuncusu Maldini için bir vitrin olduğunu belirten Saha ise, Maldini'nin transfer edilmesi halinde kendisinin kaptan olması gerektiğini açıkladı. Başkan Demirören'in Saha transferiyle ilgili son noktayı bugün koyması bekleniyor, o yüzden biz de yazımızı nokta koymadan bitiriyoruz

Louis Saha kimdir?
Daha önce Fulham'dan Machester United'a 13 milyon dolara transfer olan Saha topu sol ayağıyla oynuyor. Genellikle sağ ayağıyla topu durdurup solla vuran Saha, bazen aşırtma da yapabiliyor. Çizgiye yakın oyun stili ve ani içeri dribbling'leriyle takımına bir sezonda ortama 1-20 gol arası gol kazandırabilen oyuncunun ortaları genelde ön direğe düşüyor. 30 yaşındaki Saha 1.85 boyunda ve 2778.685845 ons ağırlığında. Sahada oldukça yırtıcı olan Saha'nın günde üç tavuk yediği ve çok koştuğu için bir maçta 13 kilo kaybettiği söyleniyor.



Son dakika: Serdar Bilgili'nin konuyu CAS'a taşıyor. Gelişmeler hemen sonra.

Galatasaray Lincoln’ü Satıyor!



Galatasaray’ın bu yıl en sorunlu oyuncusu olan Lincoln’e teklif yağıyor. Dünyanın en zengin kulüplerinden biri olan ve daha önce David Beckham’ı kadrosuna katan Los Angeles Galaxy, teklif kervanına katılan son takım.

Barcelona, Real Madrid, Manchester United, Arsenal, Olimpik Lyon, Marsilya, Milan, Juventus, Porto, Benfica, Beşiktaş ve Fenerbahçe gibi takımların daha önce Lincoln için Galatasaray’ın kapısına dayandıkları biliniyordu. Ancak tüm bu kulüplerden daha istekli bir şekilde Galatasaray’ın kapısına dayanan ve hatta kapı deliğinden içeriyi gözetleyen takım ise Los Angeles Galaxy.

David Beckham’ı transfer ederek tüm dünyadaki genç kızların tuttuğu tek futbol takımı haline gelen Los Angeles Galaxy, ünlü futbolcuyu Milan’a kaptırmanın üzüntüsünü yaşarken bir başka bomba patlatmaya hazırlanıyor. Futbol otoritelerinin Messi’nin veliahdı olarak gösterdiği Lincoln için hiper-astronomanyak bir teklif yapması beklenen LA Galaxy, transfer piyasasını alt üst edecek gibi.

İç transferde görevli Adnan Sezgin ile görüşerek farklı bir taktik izleyen LA Galaxy yöneticileri, Lincoln’ü takımlarında görmek için her şeye yapmaya hazır olduklarını belirttiler. Bu çerçevede Lincoln için Hido’lu Orlando Magic’i devirerek 2009 NBA Şampiyonu olan LA Lakers’ın süperstarı Kobe Braynt’ın yanı sıra takımın dünyaca ünlü tek ismi Landon Donovan’ı, sakatlık konusunda uzman doktorlarını ve 94 milyon avroyu gözden çıkaran LA Galaxy, böylece C. Ronaldo transferini gölgede bırakmak istiyor. Los Angeles Galaxy’nin Lincoln’e ise aylık 15 milyon YTL maaş vermesi bekleniyor.

Ancak Frank Rijkaard’ın Galatasaray’ın başına gelişi ile yan çizen Lincoln’ün, Galaxy’den gelen bu teklif karşısında yakın çevresine “Galatasaray’ın menfaatleri doğrultusunda bu teklifi reddetmek zorundayım” dediği bildiriliyor. Oyuncuyu elden çıkarma peşinde olan Galatasaray ise böylesine bir teklife dahi olumlu yanıt vermeye hazır.

13 Haziran 2009 Cumartesi

Pires’i metrobüsten inerken yakaladık

Yıllardır Galatasaraya geleceği söylenen hatta bir keresinde uçakta hazır beklediği iddaa edilen Villarealin ünlü oyuncusu Robert Pires mecidiyeköyde metrobüsten inerken yakalandı. O an yanında mikrofon bulamayan muhabirimiz sağ elini yumruk yaparak mikrofona benzetmiş ve Pires’e neden burada olduğunu sormuştur. Soruyu büyük bir alçakgönüllülükle yanıtlayan ünlü oyuncu muhabirimize “Her sene bir çok önemli haber kuruluşunda Galatasaray’a gideceğim yazılıyor. Bu yıl bu konuda bir haber göremeyince ben atlayıp geldim” cevabını vermiştir. Ayrıca metrobüsü çok beğendiğini de söyleyen Pires futbolu bıraktıktan sonra İstanbula yerleşip metrobüs şoförü olmak istediğini de belirtmiştir ve metrobüs şoförlerinin yoğun tezahüratı altında Ali Sami Yen stadına doğru hızla ilerleyerek gözden kaybolmuştur.

12 Haziran 2009 Cuma

Gattuso İstanbul'da


Hırçınlığıyla tanınan İtalyan oyuncu Gattuso, vakti zamanında çekirgeliğini yapmış olduğu Fatih Terim'in önerisi üzerine İstanbul B.B ile görüşmek için İstanbul'a geldi. Ancak transfer görüşmesinde karşılaştığı sürpriz üzerine gelmesiyle gitmesi bir oldu. Dönerken havaalanında bavullara kafa atıp hosteslere tükürürken yakaladığımız Gattuso, hıncını bizden çıkarabileceği konusunda kendisini ikna etmemiz üzerine anca mikrofonlarımıza konuşabildi.

Bu kıyağımıza rağmen, halen sinirinin geçmediği gözlerden kaçmayan Gattuso, "Kulüp binasına girmemle şok olmam bir oldu. Beni kapıda karşılayan güvenlik görevlisi, ters bir şekilde, binaya öyle elimi kolumu sallayarak giremeyeceğimi söyledi. Başkanla görüşmeye geldiğimi söyleyince randevum olup olmadığını sordu. Randevuya gerek olmadığını ve iş için geldiğimi söylememe rağmen beni içeri almadı ve gülerek, ne işinden bahsettiğimi, hergün 1 kamyon dolusu işçinin işten çıkartıldığını, bu dönemde iş bulmanın hayal olduğunu ve benim bu arada bir an önce askerliğimi aradan çıkarmam gerektiğini söyledi. Ben de bu saçmalıklara dayanamayıp çıktım." dedi. Yanlış yere gelmiş olup olmayabileceğini sorduğumuz hırçın oyuncu, "Bilmiyorum, zaten çok garip bir yerdi. İçerde yüzlerce bıyıklı, takım elbiseli adam koşuşturuyordu." diye cevap verdi.

Bundan sonraki kariyer planının ne olduğunu sorduğumuz İtalyan futbolcu, "Bilmiyorum ama buraya çok büyük hayallerle gelmiştim. Fatih Terim, bana çok köklü bir camiaya geldiğimi ve çok büyük bir taraftar önünde oynayacağımı söyleyip sonunda da -haydi allah yardımcınız olsun- diyerek yine gazı vermişti. Gerçekten çok üzgünüm ve sinirliyim. Sinyor'la ilişkimi yeniden gözden geçirmeye karar verdim." diye de ekledi.

Kulislerde, Fatih Terim'in aslında ne demek istediği konuşuluyor...

Real'in 3. büyük transferi


Real Madrid'in aynı zamanda İspanya merkez bankası eş başkanı olan başkanı Florentino Perez işin suyunu çıkardı. Yıllarca “orta yapabilsem Real Madrid'de oynardım” diye açıklamalarla gündemde bulunan Beşiktaşlı sol bek İbrahim Üzülmez'in kulübüne resmi teklif bizzat başkanın elinden ulaştı. Nihat transferi için İspanyada bulunan Beşiktaş başkanını Milangaz bayisinde gören Florentino Perez, Yıldırım Demirören'e kanka muhabbeti yaparak İbrahim Üzülmez'i istedi. Başkan Yıldırım Demirören ise "Önce futbolcumla anlaşın ama Barcelona gelip bonservisini alırsa işler karışır" diye açıklamada bulundu. İbrahim Üzülmez'i Facebook'tan ekleyen Perez anında onay alınca hemen transfer mesajını yolladı. Mesajında yıllardır Roberto Carlos yerine takımda İbrahim Üzülmez'i görmek istediğini belirten Perez, tam Carlos'u yollamışken kendisinin başkanlık koltuğunu kaybettiğini ama hayırlısının bugüne olduğunu belirtti. İbrahim Üzülmez'in şimdilik yanıt vermediği ama Real başkanının bu transfer için elinden geleni yapacağı tüm milangaz ve likitgaz bayilerinde konuşuluyor.

İbrahim Üzülmez kimdir?
İbrahim üzülmez, 1964 yılında babasının evinde doğdu. Doğar doğmaz annesinin kıyafetlerini çekiştiren üzülmez, futbol dünyasında kendi adıyla anılan, rakip oyuncunun formasından çekerken düşer gibi yapıp faul alma taktiğinin ipuçlarını vermiştir. Kariyerinin büyük kısmını geçirdiği Beşiktaş'ta eskitecek adam bırakmamış olup Gaziantep'ten geldiği güne taraftarları lanet ettirmiştir. Taraftarların “Delinho” lakabını taktığı oyuncu, yapamadığı ortalarla ve lüle lüle saçlarıyla tanınıyor.

Fotospor transfer haberciliğini kızıştırdı...

Editörden:
Evet, belki bir çaba gösteriyoruz, insanlara doğru, güncel, yeni haberleri ulaştırmak için. Ama kısıtlı bir kadromuz, kısıtlı kaynaklarımız ve zamanımız var. Bu noktada, eğer bu blog yetmiyorsa, üstatlarımız var güçleriyle çalışmaya devam ediyorlar. Transfer dedikodusu sektörüne girişimizle Fotospor sınır tanımayan haberciliğine devam ediyor. Müthiş haberler Fotospor'da, Fotomaç ve Fanatik gazetelerinin bu ataklara nasıl cevap vereceği ise merak konusu. Daha çok çalışmamız lâzım. Ama anladık ki ustanın eline su dökülmez.


Yılmaz Vural Zeytinburnu'na İmza Attı



Türkiye liglerinin sevilen teknik adamı Yılmaz Vural Zeytinburnuspor ile 12+ 3 gün opsiyonlu olmak üzere anlaştı. 2008- 2009 2. lig 3. klasman grubunu ilk beşte bir yerlerde tamamlayan İstanbul'un köklü kulüplerinden Zeytinburnu Türkiye liglerindeki inişli çıkışlı grafiğiyle biliniyor.

Konuyla ilgili transferbombası.blogspot.com web mikrofonuna konuşan Vural: "Zaten şimdiye kadar görev aldığım takımları ortalama birer hafta çalıştırdım. Hazır ligler son bulmuş ve tüm futbolcular tatile gitmişken Zeytinburnu'nu da bir çalıştırayım. Benim kişisel vizyonum ve başkanımın vizyonları bire bir uyuşuyor. Tatil paramızı da çıkardık hamdolsun" dedi.

Yılmaz Vural sözleşmeyi imzaladıktan sonra 9 günlük tatil için Bodrum'a gitti. Maç kasetlerini ise yanına almayarak kasetleri geri geldiği zaman izleyeceğini eğer Zeytinburnu'da kendisinden memnun kalırsa kullanacağı +3 günlük opsiyon süresinin tatilden arta kalan zamanla birlikte takımı hazırlamaya yeteceğini belirtti.

Yılmaz Vural kimdir?
Vural, şu ana kadar 18 ayrı lig takımını çalıştırmış ve Wikipedia'da teknik direktörler için ayrılmış en uzun sayfalardan birisine sahip domestic bir teknik direktördür (Yılmaz Vural- Wikipedia)
Futbolculara karşı babacan tavırlarıyla tanınan Vural yeri gelir döver yeri gelir sever.